Konu: Kayahan'dan Nilüfer'e çağrı Cuma Ekim 17, 2008 5:07 pm
Kayahan'dan Nilüfer'e çağrı
Demirhan HARARLI
Telif ücretleri yüzünden dostlukları biten Kayahan ve Nilüfer arasındaki sular durulmak bilmiyor.
- Nilüfer ile aranızdaki tartışma yaklaşık bir yıldır devam ediyor. Açılan ilk davayı kazandığınız halde neden bu konu hâlâ gündemde? Mahkemenin temyiz kararı bize gelmiş değil. Nilüfer'in verdiği dört röportajın ardından ben de röportaj verdim. Nilüfer’le ağız dalaşı yapmıyorum, mecbur kaldığım için konuşuyorum. Kimisi bunu paraya bağlıyor. Ama ben sırf paraya bağlamasınlar diye o kadar net konuştum ki! Nilüfer'e “Sen kazancının bir kısmını ver, hepsini Mehmetçik Vakfı’na vereceğim” dedim. O “Ben veririm oraya parayı” diyor, bense "Benim hakkım olan bir şeyi oraya ben vereceğim" diyorum. Halk da bunu anlamıyor. Benim parayla ilgim yok! Nilüfer’den gelen parayla da hiçbir şey olmaz. Evimdeki çalışanların bir tanesinin net maaşı bile etmez o para! - O zaman neden bu kadar uğraşıyorsunuz? Şarkılar azaldı, yerlerine yenileri geldi. "Aramızdaki anlaşmayı düzeltelim" dedi. Bana göre anlaşma anlaşmadır, düzeltelim denince düzeltilmez. Bana ödediği parayı aşağı çekmeye çalışıp, “Terzime ve kuaförüme bir sürü para veriyorum” cümlesinin içerisinde kullanması beni kızdırdı. Şarkıcı için kuaförden önce şarkı gelir. Kırmak da istemiyorum onu ama doğruları söylemek zorundayım. Bu iş para meselesi değildir. Bu, aramızdaki sözleşmenin bozulmasının karşılığında verilen tepkidir. Bu sözleşme yazılı olmadığı için bu kadar sıkıntı çıktı. 1996 yılında da böyle bir sıkıntı yaşamıştık. - O zaman neler yaşanmıştı? Nilüfer yine anlaşmayı bozdu, gidip benim şarkılarımın olmadığı bir plak yaptı. Ama istediğini bulamayınca tekrar “Seninle çalışmak istiyorum” dedi. Ben de ona bir ceza vermeyi düşündüm. "Nilüfer neyi sevmez" dedim, para ödemeyi sevmez! Ona verilebilecek en büyük ceza buydu. Sonrasında yaptığım “Mavilim” şarkısı Nilüfer’in ikinci kez dünyaya gelişidir. Ama bu benim Nilüfer’i küçümsediğim anlamına gelmez. Nilüfer iyi bir şarkıcıdır, doğru bir sestir. - Neden bu kadar uzadı dava? Bu davanın uzamasının tek nedeni “Aramızdaki anlaşmayı tek taraflı bozmak istiyorum” dememesidir. İkincisi, o bestecilik haklarını çok sever, bu yüzden çok titiz davrandı ve ben de bu işte ısrar ettim. Şarkılara yüzde 10’un altında para ödedi, ama yaptığı açıklamalarda “Telif ödemedik, durumu bozuktu yardım ettik” dedi. İşte bu da davanın uzamasına neden oldu. Eğer mahkemenin ilk celsesinde “Evet, bizim bu arkadaşla anlaşmamız vardı, biz ona para ödüyoruz” deseydi, ikinci celsede iş bitecekti. Bir de Akdeniz Akdeniz uluslararası şarkı yarışmasında “Geceler” şarkım ödül almıştı. Nilüfer dava sırasında yarışmanın ödülü olan parayı bana 'borç ve yardım' olarak verdiğini iddia etti. Bu da beni çok sinirlendirdi. Benim eşeğimi bana hediye etmeye kalkan anlayışı sevmedim. Yarışmanın komite başkanı Atilla Özdemiroğlu'ndan yazı istedik. Yazısı aynen şöyledir: “1986-1987 ve 1988 yıllarında Antalya AKSAV bünyesinde yapılan Akdeniz Akdeniz isimli şarkı yarışmasında manevi ödüller eserlere, dolayısıyla eser sahiplerine verilmiştir." - Açılan davayı siz kazandınız zaten... Bir yalan üzerine bu kadar zaman uzattılar. Ayrıca mahkeme kararını verdikten sonra bile "Nilüfer’in zaferi" diye açıkladıklar işi. İkinci davayı açtık ve kendisinin haksız olduğu onandı. Mahkemenin kararına rağmen 1 buçuk sene boyunca şarkılarımı söylemeye devam etti. Aslında bu bir suçtur. Ama o benim arkadaşımdır, her ne yaparsa yapsın. O nasıl benim haklarımı teslim ediyorsa, ben de onun haklarını teslim ederim. Ama müziğe aşık olan benim, müziği kendi yaşam biçimi haline getirmiş adamın ismi “Kayahan”. Bunu zaten kendisi de inkar etmiyor. Röportajlarında da diyor ki, "Ben hayatımda şimdiye kadar böyle bir çalışma görmedim". Evet, işte o çalışmanın semerelerini aldı. Sonra da diyor ki, "Plakçım zaten bu paraları ödedi". Evet, plakçıdan bir para aldım ama sahne için de anlaştım seninle. Ki senden başka kimseye şarkı vermedim ben. NİLÜFER’İ O ŞARKILARDAN MAHKUM BIRAKMAK İSTEMİYORUM - Nilüfer'in art niyetli olduğunu mu düşünüyorsunuz? Bence arkadaşım iyi niyetli ama bilgisi eksik. MESAM’dan telif aldığımı iddia ediyorlar. MESAM'dan yapılan açıklamada “Eserlerinizin Nilüfer tarafından icra edilmesine yönelik olarak kurumumuzdan izin istenmesi halinde, kurumumuz tarafından hiçbir kişi veya kuruluşa izin verilmeyecektir. Eserlerinizin Nilüfer tarafından icra edilmesiyle ilgili herhangi bir ücret de tahsil edilmeyecektir" dendi. MESAM'dan yapılan diğer açıklamada "Organizatör firmadan sehven tahsil edilen ancak dilekçenize istinaden MESAM tarafından bloke konularak hesabınıza aktarılmayan brüt toplam 463 YTL, ilgili firmaya iade edilmiştir. 2004 tarihli dilekçenize istinaden, Nilüfer konserlerinde icra edilen eserleriniz için MESAM tarafından adınıza hiçbir şekilde telif bedeli tahsilatı yapılmadığını bilgilerinize sunarız" deniyor. Yani MESAM, organizatör firmadan yanlışlıkla 463 YTL alındığını ve iade edildiğini söylüyor. Nilüfer “Benden başka ödeyen var mıymış” diyor. Lütfen Sezen Aksu’ya sorun, Onno Tunç’a ne vermiş, ne anlaşmışlar... Nilüfer "Bir şarkıcının şarkıyı tanıtmak gibi bir amacı yoktur" diyor. Şarkıcı kendisi için çalışır, besteci kendisi için. Nilüfer’le benim aramdaki konuda 'şarkılarımın tanıtımı' diye bir şey söz konusu olamaz. Ben de şarkıcıyım ve şarkılarımı tanıtıyorum. 1986 yılından bu yana Türkiye’de her zaman bir, iki veya üçüncü sırada yer alan bir yorumcu oldum. - Sizi en çok kızdıran ve "Artık Nilüfer'e şarkı vermiyorum” dedirten nokta neydi? "Artık sen iyi şarkılar yazamıyorsun" demişti bana. Bunu söylediği tarihte “Gönül Sayfam", "Bir Aşk Hikâyesi", "Seninle Her Şeye Varım Ben” şarkılarını yapmıştım. Sen plağının sonunda gelip benden bir ay içerisinde alelacele şarkı istersen, plağa benimle başlamazsan, ondan sonra gelip de çalışmazsan, bu şarkıları doğru olarak çıkaramayız ve ahali de bunları sevmez. Üstelik ben hiçbir zaman bir ay içerisinde iyi şarkılar yazacak kadar sihirbaz olmadım. "Geceler" şarkısını iki senede yazdım. 1500 sayfa müsveddesi vardır o şarkının. - Her albümde sizden kısıtlı bir süre içerisinde şarkı mı istiyordu? Kendisi de söylüyor her albümde şarkı sayısının düşebileceğini. Ama sayılar düşünce yüzdeyi de düşürmek istiyor. "Arkadaşım senin iki plakta da benimle çalışmaya niyetin yoktu. Plaklarınız tutmayınca bana geldiniz. Hiç adetim olmadığı halde oturup uğraştım. Bir ayda bu kadar oluyor. Benim için iyi bir şarkıya en az sekiz ay gerekir. Ahali bunları bilir, sen de iyi şarkıcısın. Gel şu gerçekleri söyle" diyorum. Bunları söylese olay biterdi. - Derdinizin para olmadığını ve Nilüfer'in gerçekleri halka açıklayacağına dair söz verdiğini söylüyorsunuz. Peki neden açıklama yapmıyor sizce? Bunun belki dozunu bilemiyordur. Bu asla para işi değildir. Ben o parayla nasıl geçinebilirim? Ya şarkıcı olmasaydım da ona mahkûm olsaydım? Vay halime diyorum o zaman! Özür dilemek ağır geliyorsa halka gerçekleri anlatsın yeter. Nilüfer’den şu cümleleri bekliyorum: “Bu aramızdaki sözlü anlaşmayı ben bozdum, mahkemeyi kazanmak için yalan söyledim, yine de kazanamadım. Kayahan benim eski dostumdur. Kalbini kırdım ama o da benden şunlar için özür dilesin..." Bunu söylerse ben de özür dilerim ondan. Nilüfer’i o şarkılardan mahrum bırakmak istemiyorum. Bu davayı Nilüfer kazanmış olsaydı ne olacaktı? Bakın işte ben kazandım ve bir şeyler anlatmaya çalışıyorum. O kazansaydı bunlar konuşulmazdı. Ben başka bir şey söylüyorum. Diyorum ki; “Nilüfer çok uzatma. Seni bu şarkılardan mahrum bırakmam. Anlaşmamız devam edebilir. Benden özür dilemek ağır geliyorsa halktan özür dile yeter. Sen bu şarkıları halka söylerken bir ücret alıyorsun. Bedava çıktığın yardım konserlerinden hiçbir şey istemiyorum ama para kazandıklarının yüzde 10’unu öde bana. Hakkım olan parayı Mehmetçik Vakfı’na bağışlamak istiyorum."Bu şarkılar Nilüfer'in hayat hikâyesidir 5 Ağustos’ta Rumeli Hisarı'nda bir konser vereceğim. Bu konser benim için çok önemli. Şarkıları ben değil, izleyiciler söyleyecek, ben de bunu kaydedeceğim. Belki de onların ağzından çıkan şarkıları bir DVD yapacağım. Beni mutlu eden şey, şarkılarımı, mesleği şarkıcılık olmayan ve yüreği titrediği için söyleyen insanların ağzından duymak. Eşim İpek (Acar) çok önemli bir şarkımı İngilizce söyleyecek. Ben normal programımı yapacağım ve hayatımda yaptığım bütün şarkıları söyleyip geceyi öyle bitireceğim. Onların vakti varsa benim de vaktim vardır. Ben 120 şarkı yazmışımdır. Bu şarkılar bence Nilüfer’in hayat hikâyesidir, onun özüdür. Gerçekleri söylerse her şey biter. Gecenin Menüsü YEMİN ETTİM ESMER GÜNLER SENİ SEVİYORUM VE MELANKOLİ MOR MENEKŞE SARI SAÇLARINDAN SEN SUÇLUSUN KAR TANELERİ GECELER MAVİLİM ALLAHIM NEYDİ GÜNAHIM BİR GARİP SERÇE BEN ANADOLU ÇOCUĞUYUM GÖNÜL SAYFAM NE OLDU CAN ODALARDA IŞIKSIZIM SARI ŞEKERİM SABAHLAR UZAK GÖZLERİNİN HAPSİNDEYİM BİR AŞK HİKAYESİ HEP KARANLIK EMRİN OLUR ATIN BENİ DENİZLERE E BEBEĞİM SENİNLE HERŞEYE VARIM BEN.